müellefe-i kulûb ne demek?

Müellefe-i Kulûb, İslam hukukunda kalpleri İslam'a ısındırılmak istenen veya İslam'a faydası dokunabileceği düşünülen kişilere zekât veya diğer mali kaynaklardan pay verilmesini ifade eden bir kavramdır. Bu kişilere verilen pay, onların İslam'a olan ilgilerini artırmak, Müslümanlara desteklerini sağlamak veya İslam'a zarar vermelerini engellemek amacıyla yapılır.

Müellefe-i Kulûb kavramı, Kur'an-ı Kerim'de Tevbe Suresi'nin 60. ayetinde zekâtın sarf yerleri arasında sayılmıştır: "Sadakalar (zekâtlar), Allah'tan bir farz olarak ancak fakirlere, düşkünlere, zekât işinde çalışanlara, kalpleri (İslam'a) ısındırılacak olanlara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda olanlara ve yolda kalmışlara aittir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir."

Müellefe-i Kulûb kapsamında değerlendirilen kişiler genellikle şu gruplardan oluşur:

• İslam'a yeni girmiş ve desteğe ihtiyacı olanlar: İslam'a yeni girmiş, maddi veya manevi desteğe ihtiyaç duyan kişilerin İslam'a bağlanmalarını sağlamak.
• Nüfuz sahibi kişiler: Kabile reisi, önde gelen şahsiyetler gibi, toplum üzerinde etkisi olan kişilerin İslam'a yakınlaşmasını sağlamak ve onları Müslümanlara destek olmaya teşvik etmek.
• Müslümanlara zarar verme potansiyeli olanlar: İslam'a açıktan düşmanlık beslemeyen, ancak Müslümanlara zarar verme potansiyeli olan kişilerin zararlarını engellemek için onlara maddi destek sağlamak.

Müellefe-i Kulûb uygulaması hakkında farklı görüşler bulunmaktadır:

• Uygulamanın Geçici Olduğunu Savunanlar: Bazı İslam alimleri, İslam'ın ilk dönemlerinde İslam'ın güçlenmesi ve yayılması için gerekli olan bu uygulamanın, İslam'ın güçlenmesiyle birlikte ortadan kalktığını savunurlar.
• Uygulamanın Devam Ettiğini Savunanlar: Bazı alimler ise, İslam'ın yayılmasına ve Müslümanların maslahatına hizmet ettiği sürece bu uygulamanın her zaman geçerli olduğunu savunurlar.

Önemli Konular:

• Zekât
• Tevbe Suresi
• İslam Hukuku